İçtiğimiz sular milyarlarca yıl yaşındadır ve oldukça özeldir. Buna rağmen düştüğümüz yanılgı ise suyun cansız olarak kabul edilmesidir. Son yıllarda yapılan araştırmalar suyun doğanın cansız bir parçası olduğu kanısını değiştirecek nitelikte. Doğanın canlı varlıklar gibi su da doğanın yaşayan bir parçasıdır. Fakat suyu yaşatabilmek için ona enerjisini geri kazandırmak gerekiyor. Su yapılandırıcı ile bu mümkün!
Suyun Enerjisi
Su olmadan yaşayamadığımızı bir kenara bırakırsak bununla birlikte suyun kendine has yapısı ve içerdiği mineraller dolayısıyla canlı vücuduna faydalı etkileri oldukça açıktır. Bu canlılık dolayısıyla suyun nasıl muhafaza edildiği veya hangi ortamda bulunduğu suyun yapısını etkilemekte hem fiziksel hem de enerjik olarak yapısını değiştirmektedir. Aynı kar kristalleri gibi suyun moleküler yapısı da altıgen formunu andırır. Pozitif etkilere maruz kalan sularda bu kristal yapılar düzgün formdayken negatif etkiler altında altıgen yapıda bozulmalar meydana gelir. İşte bu noktada suyun enerjisi azalmış demektir.
Gücü Azalan Sular
İnsanı, hayvanları veya bitkileri kendi yaşam alanlarından alıp istemedikleri veya uyum sağlamakta zorlandıkları alanlara yerleştirdiğimizde birtakım problemler yaşanır. İnsanın veya hayvanın psikolojisi bozulurken bitkiler ise solar. Suyun böyle durumlara tepkisi de benzer olmaktadır. Şehir şebekelerinden dağıtılan ve arıtma cihazlarına giren sular enerjik yapısını kaybeder.
Su Muhafaza Edildiği Kabın Şekliyle İletişim Halindedir
Yüzlerce hatta binlerce yıl öncesinde insanlar suyu kaliteli biçimde uzun süre muhafaza etmenin önemli olduğunu ve nasıl yapılabileceğini keşfetmişlerdi. Spesifik şekilli toprak veya seramik küplerde, testilerde altın oran dediğimiz Fibonacci diziliminin ipuçlarını görürsünüz. Doğanın içerisindeki bu altın orana göre üretilmiş kaplarda sular enerjik yapısını kaybetmeden muhafaza edilebilir.
Su Yapılandırıcı Karafların Önemi
Atalarımızın altın orana bağlı kalarak suları muhafaza ettiği kapların daha kusursuz ve camdan üretilmiş modern versiyonu olan karaflar suyun dalga devinim frekansını pozitif anlamda etkiler. Diğer bir taraftan ise negatif iyonizasyon vücudumuzun metabolizmasında önemli görevler üstlenirler ve metabolik sürecin iyi çalışmasını sağlayarak vücuda enerji tedarik ederler. Negatif iyon eksikliğinde ise vücutta istenmeyen problemler ortaya çıkabilmektedir.
Temiz doğada serbest akan su kendiliğinden negatif iyonla yüklenirken modern yaşamda suyun bu imkanı yakalayabilmesi özellikle şehirlerde çok zordur. Bu nedenle karafların negatif iyon artırıcı etkisinden yararlanılır. Özel üretim su karaflarına doldurulan musluk sularının yaklaşık üç dakikalık bir bekleme süresinden sonra negatif iyon miktarı yaklaşık dört kat artmıştır.
Sağlıklı tarifler için tarif sayfamızı inceleyin.
Daha farklı yazılarımızı görmek için buraya tıklayarak ulaşabiirsiniz.
Defya Ailesi Youtube kanalını takip ederek sağlıklı yaşam ürünlerimizi ve reçete videolarımızı izleyebilirsiniz.